14 Aralık 2007 Cuma

ÖNLENEMEZ YÜKSELİŞ



Tarihinin en parlak günlerini yaşayan Fenerbahçe son iki yılda çok ciddi ve Avrupalıların bile önleyemediği bir yükselişe imza attı. Geçen sezonun başında teknik direktörlüğe getirilen Zico ile birlikte el ele 'zirve' yapan sarı-lacivertli takım, UEFA'nın Avrupa Kupaları'nda alınan sonuçlara göre yaptığı sıralamada da tam anlamıyla sıçrama yaptı. Kanarya, son 5 sezonun değerlendirildiği sıralamada 45.891 puanla 43. sırada yer aldı. Oysa Fenerbahçe çok değil, daha 2005 yılında aynı değerlendirmede 94. durumdaydı. 2006 yılında 89. sıraya yükselen Kanarya, 2007'de ise uçuşa geçti ve 66. basamağa yerleşti.

BU SEZON 9. DURUMDA
Bu sezon tavan yapan ve tarih yazan F.Bahçe, 2007-08'e ait sıralamada ise 9. sırada... Kanarya şu anda Roma, Liverpool, Porto, Lyon, Schalke, Valencia, Atletico Madrid, Celtic gibi devlere nal toplattı. Sarı-lacivertli kulüp dikkat çeken başarıları sırasında genişletilmiş G14 toplantısına da çağrıldı. Fenerbahçe başarılı sonuçlarını sürdürürse gelecek sezon ön elemede seribaşı da olabilecek. F.Bahçe ile kuşkusuz Zico da kariyerinin en parlak günlerini yaşıyor. İkinci sezonunu yaşayan Brezilyalı hoca ilk geldiğinde, "F.Bahçe'ye staj yapmaya geldim" demişti. Her geçen gün kendini geliştiren ve UEFA'nın Elit Antrenörler Toplantısı'na da davet edilen Zico, 'uzman' hocalar arasında yerini alırken, Avrupa'dan da teklifler almaya başladı.

BEN İŞİMİ YAPIYORUM

Oyuncularımızdan Alex de Souza, kendisiyle ilgili çıkan övgü dolu haber ve yorumlarla ilgili olarak, sadece işini yaptığını, burada bulunduğu sürece buna devam edeceğini söyledi.
Bugün yapılan antrenman sonrası resmi sitemize bir açıklama yapan Kaptanımız Alex, "Ara vermeden Gençlerbirliği hazırlıklarına başladık. Şampiyonlar Ligi'nde bir üst tura geçmiş olmamız, takım olarak bizi çok mutlu etti. Ama artık bu iş geride kaldı. Takım olarak bunu düşünmemiz gerekmiyor. Çünkü bu maçları Şubat sonu Mart başında oynayacağız. Önümüzde 2 önemli maç var. Trabzonspor maçı için şimdiden bir şeyler söylemenin anlamı yok. Ama Gençlerbirliği için iyi bir hazırlık dönemi geçirdik diye düşünüyorum. Çünkü Gençlerbirliği hazırlıkları, Galatasaray ve CSKA maçları için yaptığımız çalışmaların bir devamı olacak. Yani aynı tempoyla devam ediyoruz. Gençlerbirliği maçından da 3 puanla ayrılarak taraftarımızı sevindirmek istiyoruz" dedi.
Alex, kendisiyle ilgili yazılı ve görsel basında çıkan, attığı goller ve yaptığı asistlerden bahseden övgü dolu haberlerle ilgili olarak ise, "Ben işimi yapıyorum. Burada bulunduğum sürece de işimi yapmaya devam edeceğim" dedi
Takımdaki eksiklerde, onların yerine oynayan oyuncuların iyi performans gösterdiğini belirten Alex, "Sakatlıklar ve cezalar nedeniyle, kadroya giren arkadaşlar da iyi performanslar gösteriyor. Bu da yaptığımız çalışmaların amacına uygun ve başarılı olduğunun bir göstergesi" diye konuştu.

8 Aralık 2007 Cumartesi

GELENEK DEVAM EDİYOR


Orası Kadıköy! Orası Cehennem! G.Saray'ı Kadıköy'de 2-0 mağlup ederek bir geleneği devam ettirdik!
Fenerbahçemiz 2-0 G.Saray

Bayraklar havaya! Fenerbahçemiz ligd Galatasaray'ı Kadıköy Cehennemi'nde 2-0 mağlup ederek geleneği sürdürdü. Kadıköy'de 52 bin kişilik cehennem önünde takımımızın gollerini 5. dakikada Semih Şentürk ve 56. dakikada Deivid kaydetti! 77'de Deivid kırmızı kartla takımımızı 10 kişi bıraktı ama bu da bizi durduramadı! Maçın başında Şükrü Saracoğlu'nda 'Herkes haddini bilecek' yazılı dev bir pankart açtı taraftarlarımız, maç sonu görüntü ve skor yine aynı şeyi işaret ediyordu. Bir Kadıköy klasiğinde sarı-lacivertli ekibimiz yine Galatasaray'ı makus talihiyle başbaşa bıraktı! Bu iş bu kadar! Bu çoşku, bu taraftar, bu galibiyetin anlamını Fenerbahçeli olmayan anlayamaz! Bugün tarihin bize verdiği görevi yine başarı ile gerçekleştirdik! Rakibimizin ligdeki namağlup ünvanına da son vermiş olduk... Sıra Çarşamba günü oynayacağımız CSKA mücadelesinde!

Fenerbahçemiz'de Zico G.Saray karşısında geçtiğimiz hafta oynanan Denizlispor maçında 11'de yer almayan Alex ve Lugano'yu kadroya alarak iki değişiklik yaptı. Maçın hemen başında Alex'in ceza sahası üzerinde sihirbazlara taş çıkartırcasına verdiği pasta çaprazda Semih ceza sahasına iyi sarktı. Semih Orkun'un bacaklarının altından topu fileler gönderdi ve ekibimizi 1-0 öne geçirdi. Kadıköy yıkılıyordu. Maç öncesindeki muhteşem atmosferde heyecan ve sevinç doruğa uzandı.

Golden sonra Fenerbahçe'miz ilk yarının bitimine kadar oyunu biraz daha geride kabullenip dikkatli oynamayı tercih etti. İlk yarıda Uğur Boral'ın çabasınını yanında yaptığı hatalar ise gözden kaçmadı. Zico'nun Vederson'un yerine tercih ettiği oyuncumuz ilk yarı şansını iyi değerlendiremedi. Fenerbahçemiz soyunma odasına 1-0 önde gitti. İlk yarıda attığımız bir gol, zaman zaman G.Saray kalesindeki etkili ataklarımız sonucunda devre arasında önde giden biz olduk. İlk yarıda golden sonraki tutuk oyunumuz karşısında ise umudumuz hiç bitmedi! Biz biliyorduk çünkü! Bu formanın, bu renklerin her durumda G.Saray karşısında 90 dakikayı önde bitireceğine inanmıştık.

İkinci yarıda hocamız Vederson'un yerine Uğur Boral'ı oyuna alarak ikinci 45 dakikaya bir değişiklik ile başladı. İlk yarıdaki tutuk oyunumuzu ise ikinci devrenin ilk dakikalarında üzerimizden attık. Alex, Roberto Carlos, Deivid, Vederson ve Gökhan Gönül'ün başrol oynadığı ataklar ile G.Saray kalesini adeta bombardıman altına tuttuk! 56. dakikada Roberto Carlos'un sert frikiğinde top Deivid'in önünde kaldı ve Deivid ceza sahası içinde düzgün bir vuruşla topu ağlara gönderince Kadıköy'de 7 şiddetinde bir deprem oldu. Skor 2-0 olmuş, güzel futbolumuz taraftarımızı sevince boğmuştu. Zafer şarkıları başlamıştı. 2-0'dan sonra dağılan G.Saray karşısında kaçırdığımız goller ise adeta sevinirken üzülmemizi sağladı!

İkinci bir 6 Kasım 2002 (6-0) faciası yaşanabilirdi! Deivid, Semih, Alex, Gökhan Gönül'ün kaçırdığı pozisyonlar gol olsaydı fark çok daha fazla olacaktı. İkinci yarıda oyuna ağırlığımızı koymamızdan sonra G.Saraylı futbolcular şaşkına döndü. Taraftarımızın da baskısıyla top büyük bir çoğunlukla bizde kaldı. Rakip yarı alana çok rahat girip tehlikeli ataklar gerçekleştirdik.

72. dakikada ise oyuna uzun süren sakatlığından sonra ilk kez hocamızın 18'e aldığı Sırp yıldızımı Mateja Kezman girdi. Semih Şentürk 50 bin alkışın arasından sıyrılarak saha kenarına gelirken, tribünlerde hep aynı fısıltı vardı! Herkes daha fazla gol, daha fazla fark istiyordu. 66. dakikada sarı kart gören Deivid ise 77. dakikada inanılmaz bir şekilde kırmızı kartla oyun dışında kaldı! Fırat Aydınus Brezilyalı yıldızımızı 'kafa vurduğu' sebebiyle direk kırmızı kartla oyun dışına gönderdi. Deivid gördüğü bu kartla önümüzdeki hafta oynanacak G.Birliği maçında cezalı duruma düşmüş oldu. Maçta geride kalan dakikalarda ise dikkatli futbolumuz devam etti. Taraftarımız, yönetimimiz, futbolcularımız birlik olup bu bizim için 'önemli' olmayan galibiyeti kutladı. Bir Kadıköy klasiğinde ise son perdede 7'den 77'ye sarı ve laciverte bürünmüş taraftarlarımızın zafer şarkıları vardı. 100. yıl marşı eşliğinde binlerce konfeti büyük bir kareografi oluşturdu, ışıklar söndü ve zaferimizi doyasıya kutladık.

Son sözümüz ise ezeli rakibimiz olarak lanse edilen G.Saray taraftarlarına. Biz var olduğumuz sürece bu böyle gidecek, bu sizin kaderiniz! Herkes haddini bilecek...

MAÇTAN DAKİKALAR (İLK YARI)
5. dakikada Alex'in pasında topla buluşan Semih, sağ çapraza inerek attığı şut Orkun'u bacaklarının altından geçerek filelere gitti. 1-0

15. dakikada Barış Özbek'in ceza sahasının dışından çektiği sert şut kaleci Volkan'da kaldı.
19. dakikada Volkan Yaman'ın yaklaşık 25 metreden çektiği sert şut yandan auta gitti.
21. dakikada Semih'in pasında ceza sahasının sağında topla buluşan Gökhan'ın şutunda kaleci Orkun topu kornere çeldi.
26. dakikada Roberto Carlos'un uzaktan sert şutunda kaleci Orkun topu kornere çeldi.
41. dakikada Uğur Boral'ın kullandığı köşe vuruşunda ceza sahası içinde Alex'in şutunda kaleci Orkun'den dönen topu Galatasaray defansı uzaklaştırdı.
43. dakikada Arda'nın ara pasında ceza sahası sağ çaprazında topla buluşan Nonda'nın şutunda top kaleci Volkan'da kaldı.

MAÇTAN DAKİKALAR (İKİNCİ YARI)
47. dakikada Barış'ın sert şutunu kaleci Volkan iki hamlede topu kontrol etti.
48. dakikada ceza saha içerisinde topla buluşan Semih'in şutunda kaleci Orkun son anda yatarak topa sahip oldu.
50. dakikada Aurelio sol çaprazdan ceza alanına girerken attığı şut kaleci Orkun'dan döndü, daha sonra topu Galatasaray defansı uzaklaştırdı.
56. dakikada Galatasaray ceza sahasının sağ çaprazında kazanılan serbest vuruşu kullanan Roberto Carlos'un yerden sert şutu baraja çarptı, ceza sahası içinde topu önünde bulan Deivid'in yerden plase vuruşunda top kaleci Orkun'un yanından geçerek ağlara gitti. 2-0
61. dakikada ceza sahası içinde topta buluşan Nonda'nın sert şutunda top defansa çarparak kornere gitti.
64. dakikada Semih'in pasında sol çaprazda topla buluşan Aurelio'nun şutun top yandan auta gitti.
66. dakikada sağ kanattan hızla ceza sahasına giren Gökhan Gönül şık bir çalımla önünü boşalttı ve yerden gönderdiği pasta Alex topun üzerinden atladı, Deivid'den önce araya giren Galatasaray defansı topu uzaklaştırdı.
67. dakikada Deivid'in ceza sahası sağ çaprazından sert şutunda kaleci Orkun topu kornere çeldi.
73. dakikada Ümit Karan'ın sağ çaprazdan sert şutunda top yandan auta gitti.
78. dakikada takımının ikinci golüne imza atan Deivid, rakibine kafa attığı için hakem Fırat Aydınus'tan direk kırmızı kart görerek takımını 10 kişi bıraktı.
80. dakikada oyuna Arda'nın yerine giren Hakan Şükür, ceza sahası içinde topa buluştu, dönerek yaptığı vuruşta top yandan auta gitti.
90+3'de ceza sahası önünde kazanılan serbest vuruşu kullanan Sabri'nin şutunda barajı geçen topu kaleci Volkan son anda kornere çeldi.

STAT: Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu
HAKEMLER: Fırat Aydınus, Serkan Ok, Tarık Ongun
FENERBAHÇE: Volkan Demirel, Gökhan, Lugano, Edu, Roberto Carlos (Kazım dk. 90+2 ?), Mehmet Aurelio, Selçuk, Uğur Boral (Vederson dk. 46 ), Alex, Deivid, Semih (Kezman dk. 72 )
YEDEKLER: Volkan Babacan, Yasin, Ali Bilgin, Önder
TEKNİK DİREKTÖR: Arthur Zico
GALATASARAY: Orkun, Uğur, Song, Servet, Hakan Balta, Sabri, Volkan Yaman (Ümit Karan dk. 63 ), Barış (Mehmet Topal dk. 84 ?), Serkan, Arda (Hakan Şükür dk. 74 ), Nonda
YEDEKLER: Aykut, Ismael Bouzid, Özgürcan, Mehmet Güven
TEKNİK DİREKTÖR: Karl Heinz Feldkamp
KIRMIZI KART: Deivid (dk. 78)
GOLLER: Semih (dk. 5), Deivid (dk. 56)
SARI KARTLAR: Uğur, Semih, Deivid, Edu (Fenerbahçe), Song, Volkan Yaman, Arda (Galatasaray)

Kaynak:İHA DHA ve CHA

9 Kasım 2007 Cuma

Bir başarı öyküsü!


Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök'ün kaleminden F.Bahçe-PSV maçı sonrası yaşananlar...

Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök bugünkü (9 Kasım Cuma) yazısında, Fenerbahçe-PSV maçı sonrasında Başkan Aziz Yıldırım ile birlikte gittikleri soyunma odasında yaşadıklarını anlattı. İşte Özkök’ün kaleminden Fenerbahçe soyunma odası...

Soyunma odasında gördüklerim

PSV Eindhoven maçından sonra Başkan Aziz Yıldırım’la birlikte soyunma odasına indik.

Yıldırım her zamanki gibi sakin.

1907 tribününün merdivenlerinden inerken, alkış kopuyor.

Merdivenlerin her tarafından "Başkan bu senin eserin" sesleri yükseliyor.

Yıldırım’la birlikte maçı seyredenlere bakıyorum.

Klasik kadro orada.

Mahmut Uslu, Nihat Özdemir, Tahir Perek, Murat Özaydınlı.

Yanlarında eski İstanbul Emniyet Müdürü ve Ulaştırma Bakanı Necdet Menzir, eski Gaziantep Belediye Başkanı Celal Doğan.

Hepsi sonuçtan memnun.

* * *

Kulübün soyunma odasını hayatımda ilk defa görüyorum.

Geniş bir salondan bir koridora giriliyor.

Koridorun iki tarafı Fenerbahçe’ye ait fotoğraflarla dolu.

Girişte sağ tarafta çok büyük bir salon var.

Duvarlar dolaplarla kaplı.

Onun hemen yanında duşlar, yanında da masaj yatakları bulunan bir oda daha.

Koridor, Teknik Direktör Zico’ya ayrılan odaya kadar uzanıyor.

Aziz Yıldırım doğrudan oraya gidiyor.

Odada, küçük bir çelik masa duruyor.

Görünüşü, küçük bir devlet dairesi gibi.

Zico o masada oturuyor.

Masanın yanındaki sandalyeye ise Alex oturmuş. Belli ki Zico’yla aralarında özel bir ilişki var.

Beline bir havlu sarmış, üstü çıplak.

Önce Aziz Yıldırım, sonra ben, Teknik Direktör’ü kutluyoruz.

Alex yerinden kalkamıyor.

Yüzünde çok acı çektiğini anlatan bir ifade var.

"Nasıl" diye soruyorum.

Bir sağlık yetkilisi, "Her tarafında korkunç ağrılar var. Zor dayanıyor" diyor.

* * *

Oradan çıkıp futbolcuların giyindiği bölüme geçiyoruz.

Yıldırım hepsini tek tek kutluyor.

Ama öyle aşırı bir samimiyet, sarılma, öpme falan yok.

En köşedeki dolabın önünde Semih gülerek, "Başkanım herhalde bu maçtan sonra cezamı kaldırırsınız" diyor.

Beşiktaş maçında attığı golden sonra formasını çıkarmasından dolayı kulüp, Semih’e 5 bin YTL ceza vermiş.

Aziz Yıldırım, sevecen ama kararlı bir sesle cevap veriyor:

"Hayır, kaldırmayacağım. Bir daha böyle yapmayasın diye o cezayı ödeyeceksin."

Futbolcularla ilişkisine dikkat ediyorum. Dediğim gibi, son derece mesafeli.

Saygı ve profesyonellik çizgisi hiç aşılmıyor.

Yan taraftaki masaj odasının önünden geçerken Appiah’ı görüyor.

Appiah, bir masaj yatağının üstüne uzanmış.

Başkan onun yanına gidip kısa süre konuşuyor.

Ne konuştuklarını işitemiyorum.

Carlos herkesin gözdesi. Çok sempatik. Etrafında bir "aura" ile dolaşıyor.

* * *

Kafamızda yıllardır hep "soyunma odası" diye bir kavram yerleşmiş.

Oysa bu oda değil, stadın ayrı bir bölümü. Ana salon benim tahminimden çok daha geniş.

Aziz Yıldırım, "Bizimki bayağı büyük. Mesela, Milan stadının soyunma bölümünün iki katından fazla" diyor.

Futbolcular bütün malzemeyi çıkarıp ortaya atmış. Etraf bir tekstil çöplüğü gibi.

Bir görevli, ayakkabıların kramponlarındaki çim ve çamuru temizliyor.

Orada anlıyorsunuz ki, futbol, sadece sahada oynanan şeyden ibaret değil.

Bizlerin görmediği muazzam bir lojistiği var.

* * *

Oynanan oyundan herkes memnun.

Carlos’un gelişi takıma yepyeni bir ruh vermiş ve çıtayı yükseltmiş.

Yani basit bir transfer olmayı geçip stratejik bir karara dönüşmüş.

Yine çoğunun görüşü şu: Takıma bir santrfor gerekli.

Mahmut Uslu, futbolcu piyasasının çok yükseldiğini söylüyor.

"Gol garanti" diye bir kategori oluşmuş.

"Mesela İbrahimoviç. Onu alın gol garanti. Ama bunun için de 100 milyon doları gözden çıkarmanız lazım" diyor.

Bence Fenerbahçe’nin bu takımı muhafaza etmesi bile yeterli.

Bundan iki yıl önce Aziz Bey, bize "70 milyon dolarlık bütçesi" olan bir Fenerbahçe’den söz etmiş ve "Zidane’ı getirirsek kimse şaşmasın" demişti.

Bugün Carlos gibi bir efsane Fenerbahçe’de oynuyor.

Sizce bu bir başarı hikáyesi değil de nedir?



Kaynak: Hürriyet

6 Kasım 2007 Salı

Kadıköy'de yenilmiyoruz

Takımımız Avrupa Kupaları'nda son 8 maçtır Kadıköy'de kaybetmiyor

Avrupa Şampiyonlar Ligi (G) Grubu'nda yarın sahasında Hollanda'nın PSV Eindhoven takımıyla karşılaşacak Fenerbahçe, evinde Avrupa kupalarında 8 maçlık başarılı bir seri yakaladı. Sarı-lacivertli ekip, Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadı'nda çıktığı son 8 Avrupa kupası maçında yenilgi yüzü görmezken, 5 karşılaşmadan galip, 3 maçtan da beraberlikle ayrıldı.

Fenerbahçe, Kadıköy'deki son yenilgisini, yine Şampiyonlar Ligi'nde mücadele ettiği 2005-2006 sezonunda İtalya'nın Milan takımına karşı 4-0'lık skorla almıştı.

-KADIKÖY'DEKİ SON 8 MAÇ-

Sarı-lacivertlilerin Kadıköy'de yaptıkları son 8 Avrupa kupası maçında aldığı sonuçlar şöyle:

Fenerbahçe-B36 Torshavn.......: 4 - 0
Fenerbahçe-Dinamo Kiev........: 2 - 2
Fenerbahçe-Randers............: 2 - 1
Fenerbahçe-Palermo............: 3 - 0
Fenerbahçe-Eintracht Frankfurt: 2 - 2
Fenerbahçe-AZ Alkmaar.........: 3 - 3
Fenerbahçe-Anderlecht.........: 1 - 0
Fenerbahçe-FC Inter...........: 1 - 0

-SAHASINDAKİ 67. MAÇ-

Fenerbahçe, Avrupa kupaları mücadelesinde yarın sahasında 67. maçına çıkacak.

Bugüne dek evinde yaptığı 66 karşılaşmada 31 galibiyet elde eden sarı-lacivertliler, 24 karşılaşmada yenildi, 11 kez de berabere kaldı.

Sarı-lacivertliler, sahasında yaptığı maçlarda toplam 93 gol atarken, kalesinde 77 gol gördü.

Fenerbahçe'nin Avrupa kupalarında sahasında yaptığı 66 maçta aldığı sonuçların tablosu şöyle:

Organizasyon O G B M
-----------------------------------------------
UEFA Kupası 27 14 4 9
Şampiyon K.K 16 6 3 7
Şampiyonlar Ligi Ö.E 6 3 2 1
Şampiyonlar Ligi 13 5 1 7
Kupa Galipleri Kupası 4 3 1 -
-----------------------------------------------
Toplam 66 31 11 24

Not: Sarı-lacivertlilerin cezası nedeniyle 1995'de UEFA Kupası ön eleme turunda Arnavutluk'un Partizani Tiran takımıyla İzmir'de yaptığı maç da sahasındaki maç olarak değerlendirilmiştir.

3 Kasım 2007 Cumartesi

.:DERBİ BÖYLE OYNANIR:.


Turkcell Süper Lig'in 11. haftasında Fenerbahçemiz Kadıköy'de Beşiktaş'ı yendi
Fenerbahçe 2-1 Beşiktaş


Turkcell Süper Lig'in 11. haftasında Fenerbahçemiz Şükrü Saracoğlu'nda Beşiktaş'ı 2-1 yendi. Maçın gollerini Beşiktaş'tan 3. dakikada Bobo atarken, takımımızın gollerini 29. dakikada Deivid ve 60. dakikada Semih kaydetti. Şükrü Saracoğlu'nun tıklım tıklım dolduran taraftarlarımız maç öncesi statta çok güzel bir atmosfer yarattı. Maçın başlamasıyla adeta bir bayram yerine dönen statımızda çok güzel tezahüratlaral takımımıza maçın başından desteğimizi esirgemedik. Takımımızda ilk derbi heyecanı yaşayan oyunculardan Vederson ve Gökhan Gönül'ün ise heyecanı görülmeye değerdi. Teknik direktörümüz Zico maça klasik 11 ile başlarken, karşılaşmanın 3. dakikasında Delgado'nun ara pasında ceza alanında topla buluşan Bobo'yu tutamadık ve Brezilyalı oyuncu kalecimiz Volkan'ın yanından topu ağlara göndererek, Beşiktaş'ı maalesef 1-0 öne geçirdi. Ama takımımız bu golle yıldı mı, tabiki hayır, oyununun üstüne koyarak devam eden takımımız morali bozulmadan, adeta Beşiktaş kalesini abluka altına aldı. Özellikle sağ kanattan genç oyuncumuz Gökhan Gönül ile hızlı ataklarla çıkarak, ileride çoğalan takımımız, Beşiktaş kalesinde bir sürü pozisyon bulmaya başladı.

Ve ilk golümüz Deivid'den

17. dakikada rakipten Gökhan Zan'ın sakatlanmasıyla oyuna Diatta dahil oldu. Bu dakikadan sonra Alex'in de orta alanda oyunda kendini göstermesiyle iyice üstünlüğü eline alan takımımız, sağlı sollu ataklarla Beşiktaş'ı adeta bunalttı. Karşılaşmanın 29. dakikasında sağ kanattan Alex'in kullandığı kornerde ön direkte biten Aurelio'nun arka direğe aşırttığı topta, Deivid topa öyle bir vurdu ki bu golü hiç bir kaleci çıkaramazdı ve öyle de oldu. Deivid'in attığı golle beraberliği yakalayan takımımız iyice ataklarını sıklaştırdı. Özellikle Alex'in dikine oynamasıyla ilk yarıyı önde kapatacak golü bulmamız içten bile değildi, ama bir türlü istediğimiz golü Beşiktaş kalesine yollayamadık ve ilk yarı 1-1'lik eşitlikle sona erdi.

İkinci yarı ve ikinci gol Semih'ten

Takımımız ikinci yarıya da müthiş bir oyunla başladı her alanda pres yapan takımımız adeta Beşiktaş'ı oyundan soğuttu. Özellikle geçmiş senelerdeki gibi yan toplarda Beşiktaş kalesinde bir sürlü tehlike yarattık. Karşılaşmanın 60. dakikasında Carlos'un kullandığı frikik barajdan sekti ve tekrar Brezilyalı oyuncunun önünde kaldı. Carlos tekrar topu doldurdu, Deivid'in vuruşu kaleci Hakan'dan sekti ve yıldız oyuncumuz Semih önünde bulduğu topu ağlara yollayarak, takımımızı 2-1 öne geçirdi.

Zico PSV maçını düşündü

Takımımızın öne geçmesiyle panik halinde oynamaya başlayan Beşiktaş şaşırdı. Rakip takımın teknik direktörü Ertuğrul Sağlam Burak'ın yerine karşılaşmanın 64. dakikasında oyuna kurtarıcı olarak Higuain'i soktu. Bu dakikalardan sonra oyunda biraz daha tedbirli oynamaya başlayan takımımızda, teknik direktörümüz Zico hafta içinde oynayacağımız Şampiyonlar Ligi maçını da düşünerek Alex'i oyundan aldı ve yerine Tümer girdi. Karşılaşmanın 72. dakikasında Beşiktaş attığı goldeki pozisyondan daha rahat bir konumda Bobo ile yakaladığı beraberlik şansını kullanamadı. Bu pozisyonun gol olmamasında Volkan'ın kalesinden zamanında çıkıp, açıyı daraltmasının da büyük etkisi vardı. Karşılaşmanın 76. dakikasında bu sefer Zico, Deniz'in yerine oyuna Appiah'ı dahil etti.

Beşiktaş'ı geçtik!

Maçın sonlarına doğru oyunun hakimiyetini iyice eline alan takımımız karşılaşmayı istediği gibi yönetmeye başladı. Beşiktaş'ın ender geliştirdiği ataklarda kalesinde güven veren Volkan rakibin direncini kırdı. Karşılaşmanın 89. dakikasında sakatlanarak oyundan çıkan Semih, yerini Colin Kazım'a bıraktı. Daha sonraki dakikalarda özellikle Carlos'un bindirmeleriyle etkili olan takımımız eline geçirdiği pozisyonları değerlendiremedi ve maç takımımızın 2-1 üstünlüğüyle sona erdi. Böylelikle takımımız son yıllarda evinde bir türlü üstünlük kuramadığı Beşiktaş'ı bu sefer hem skorla hem de oyunuyla yendi.

Bu sonuçla Fenerbahçemiz puanını 22'ye yükselterek, 21 puanda kalan Beşiktaş'ı geçti ve maç fazlasıyla ikinciliğe yükseldi.

MAÇTAN DAKİKALAR (İLK YARI)

3. dakikada Delgado'nun pasına hareketlenen Bobo, ceza sahasına girerek düzgün bir vuruş yaptı, top kaleci Volkan'ın yanından geçerek filelere gitti. 0-1
19. dakikada Roberto Carlos'un ortasında Semih topu Aurelio'ya indirdi. Bu oyuncunun uzaktan vuruşunda top kaleci Hakan'da kaldı.
24. dakikada duran topu kullanan Alex ceza sahasına ortaladı, Aurelio'nun kafa vuruşunda top az farkla yandan auta gitti.
27. dakikada ceza sahasına gelen ortaya sağ çaprazda Diatta kafayı vurdu, Roberto Carlos topu çizgiden çıkardı.
29. dakikada Alex 'in kullandığı korner atışında ön direkte Aurelio topu arkaya aşırttı, Deivid uygun pozisyonda uçan kafayla fileleri havalandırdı. 1-1
37. dakikada Bobo güzel hareketlerle Fenerbahçe ceza sahasına girdi. Bu oyuncunun yerden vuruşu kaleci Volkan'da kaldı.
40. dakikada çalımlarla ceza sahasın sokulan Gökhan Gönül'ün pasıda topla buluşan Alex, ceza yayı üzerinde sert vurdu, top az farla yandan auta çıktı.
42. dakikada Semih'in Beşiktaş ceza sahasına yaptığı ortada kaleci Hakan topu sektirdi, ceza sahası önünde topla buluşan Alex'in aşırtma vuruşunda kale önünde Deivid kafayla toplu ağlara gönderdi. Hakem ofsayt gerekçesiyle golü iptal etti.

MAÇTAN DAKİKALAR (İKİNCİ YARI)

50. dakikada Alex'in pasıyla sol kanatta Roberto Carlos topla buluştu, bu oyuncunun ortasında top Semih'e gelmeden İbrahim Toraman kafayla topu kalecisi Hakan'a vererek tehlikeyi önledi.
58. dakikada Alex'in derinleme pasında Semih topla buluştu.
60. dakikada Roberto Carlos'un kullandığı duran topta, top defanstan döndü Roberto Carlos bir kez daha içeri ortaladı Edu kafayla topu arkaya aşırttı, sağ çaprazda topu önünde bulan Deivid'in sert şutunda top kaleci Hakan'dan sekti, açılan topu Semih filelere gönderdi. 2-1
66. dakikada ceza yayı üzerinde topla buluşan Delgado şık bi şut attı, top kaleci Volkan'da kaldı.
71. dakikada oyuna giren Tümer topla buluştuğu gibi şık hareketlerle Beşiktaş ceza sahasına girdi, Beşiktaş defansını geçerek şutunu attı, top kalecide kaldı.
72. dakikada Delgado'nun derinleme pasında Bobo kaleci ile karşı karşıya kaldı, bu oyuncunun yerde vuruşunda top az farkla yandan auta gitti.
75. dakikada Semih'in pasında Deivid sağ çaprazda topla buluştu, müsait pozisyonda attığı şut taca çıktı.
90+2'de Appiah'ın orta sahadan kalecisi Volkan'a attığı geri pas kısa kalınca araya Batuhan girdi, topu kaleci Volkan'dan kurtardı kaleye yerden gönderdiği topu son anda çizgiden çıkardı Edu çıkardı.
90+4'de gelişen Beşiktaş atağında Bobo topu kafayla Serdar Özkan'a aktardı, sol kanatta topla buluşan Serdar Özkan içeri ortaladı arka direkte Higuain kafayla topu ağlara gönderdi. Ancak hakem İsmet Arzuman golden önce Bobo'nun rakibine yaptığı hareketi faul olarak değerlendirerek golü geçerli saymadı.

STAT: Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu
HAKEMLER: İsmet Arzuman, Mustafa Emre Eyisoy, Alper Ulusoy
FENERBAHÇE: Volkan Demirel, Gökhan, Lugano, Edu, Roberto Carlos, Deniz (Appiah dk. 76 ), Aurelio, Vederson, Ale (Tümer dk. 71 ), Deivid, Semih (Colin Kazım dk. 87 )
YEDEKLER: Volkan Babacan, Yasin, Ali Bilgin, Selçuk
TEKNİK DİREKTÖR: Arthur Zico
BEŞİKTAŞ: Hakan, Ali Tandoğan, Gökhan Zan (Diatta dk. 17 ), İbrahim Toraman, İbrahim Üzülmez, Cisse, Koray (Batuhan dk. 83 ), Serdar Özkan, Delgado, Burak (Higuain dk. 64 ), Bobo
YEDEKLER: Rüştü, İbrahim Kaş, Mehmet Sedef, Ricardinho
TEKNİK DİREKTÖR: Ertuğrul Sağlam
GOLLER: Bobo (dk. 3), Deivid (dk. 29), Semih (dk. 60)
SARI KARTLAR: İbrahim Toraman, Cisse, Burak, İbrahim Üzülmez (Beşiktaş), Deivid, Semih, Appiah (Fenerbahçe)

FENERBAHÇE-BEŞİKTAŞ


Fenerbahçe-Beşiktaş
Turkcell Süper Lig'in 11. haftasında Fenerbahçemiz Kadıköy'de Beşiktaş'ı konuk ediyor


Turkcell Süper Lig'in 11. haftası dev bir maça sahne oluyor. Fenerbahçemiz ile Beşiktaş, derbi maçta Kadıköy'de karşı karşıya geliyor. Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadı'nda ikinci yarı devam ediyor ve 3. dakikada Bobo'nun, 29. dakikada Deivid'in ve 60. dakikada Semih'in attığı gollerle... Fenerbahçe 2-1 Beşiktaş... Karşılaşmayı hakem İsmet Arzuman yönetiyor.

Fenerbahçe-Beşiktaş maçının canlı anlatımı için tıklayın...

FENERBAHÇE:
Volkan
Gökhan Gönül
Lugano
Edu
Roberto Carlos
Deivid
Deniz
Aurelio
Vederson
Alex
Semih

BEŞİKTAŞ:
Hakan
Ali Tandoğan
İbrahim Toraman
Gökhan Zan
İbrahim Üzülmez
Serdar Özkan
Cisse
Koray
Delgado
Burak
Bobo

STAT:Şükrü Saracoğlu
SAAT: 19.00
HAKEM: İsmet Arzuman
YAYIN: Lig TV

25 Mayıs 2007 Cuma

Taraftara İhtiyacımız Var!!

Fenerbahçe Ülker Basketbol Takımımızın Efes Pilsen ile Beko Basketbol Final Serisi'nde karşı karşıya gelmesi ile ilgili olarak takım antrenörümüz Aydın Örs ve kaptanımız Damir Mrsic açıklamalarda bulundu. Kaptanımız Damir Mrsic, "Bu zorlu seride başarı kazanmamız için bizi yalnız bırakmayan taraftarımıza ihtiyacımız var. "Ligin sonuna geldik ve çok iyi durumdayız. Kondisyon olarak çok iyi durumdayız ve bu final serisinde çok önemli. Çünkü maçlar iki gün arayla oynanacak. Kondisyonun yanında psikolojik olarak maça iyi hazırlanan takım daha avantajlı olacak. Taraftarımızın da salonu dolduracağına inanıyorum ve kupayı kaldıran taraf biz olacağız" diye konuştu.
Fenerbahçe Ülker Baskatbol Takımımızın antrenörü Aydın Örs ise karşılaşma ve seri ile ilgili şunları söyledi: "Fenerbahçe Ülker olarak önemli hedefler koyarak lige başladık. Bildiğiniz gibi bunlardan birisi de Beko Basketbol Ligi şampiyonluğuydu. Sezon içinde iki mağlubiyet aldık, biri Efes Pilsen diğeri de Türk Telekom'a karşıydı. İnişler çıkışlar sezon içinde olmasına rağmen sezonu birinci bitirdik. Daha sonra çeyrek finalde Darüşşafaka ile eşleştik ve ilk maçta sürpriz bir mağlubiyet aldık. Diğer maçlarda ise tecrübemizle kazanarak yarı finale yükseldik. Yarı finalde ise ezeli rakibimiz Galatasaray Cafe Crown ile eşleştik. Gerek kendi sahamızda gerekse deplasmanda zaman zaman zorlanmamıza rağmen, bu seride de iyi basketbol oynayarak kazanmayı bildik ve finale kaldık. Bizim asıl amacımız 100. yılımızda şampiyon olarak daha anlamlı bir sevinç yaşamak. Rakibimiz Efes Pilsen ve rakibimizin gücüne inanıyoruz. Zorlu bir seri olacak ama kendi gücümüzü de biliyoruz. Takım anlayışına sahip olduğumuz düşünüyoruz. Oyuncularımın şampiyonluk için kararlı ve inançlı olduğunu görmek beni mutlu ediyor. Tabi ki zor olacak, lig şampiyonluğu kupasını almak hiç bir zaman kolay olmadı. Benim temennim tabii ki bu kupayı kazanmak ve 100. yılda camiamıza hediye edebilmek. Sonuçta bu bir spor, iyi olan kazanacak ve iyi olan taraf olmayı istiyoruz. Efes Pilsen'e de bu seride iyi şanslar diliyorum. Seyredenlere de basketbolu gündemde tutacak oyun oynamak istiyoruz.Bu bir maraton. Oyuncuların teknik ve taktik olarak yaptığı hazırlıklar sonucu belirlemeyecek. Hem oyuncuların hem de kenar idarenin psikolojisi çok etkili olacaktır sonuçlar üzerinde. Belki bir maç kazanıp bir maç kaybedeceksiniz. Çok kısa sürede maçlar oynanacağı için ne üzülmeye ne sevinmeye zamanınız yok. O yüzden konsantrasyonunu bozmayan takım bir adım öne çıkacaktır. Tabi bu arada inşallah sakatlık gibi şanssızlıklar olmaz. 100. yılda şampiyonluk beklentisi baskı yaratır mutlaka. Ancak baskının olmadığı yerde de başarının gelmeyeceğine inanıyorum. Baskının dozu çok önemli. Fenerbahçe takımı büyük bir takım ve 101. yılında da sonra ki yıllarda da şampiyonluğa oynayacaktır" diye konuştu.

6 Mayıs 2007 Pazar

..:Derbide 59. Randevu:..


Turkcell Süper Ligi'nin 32. haftasında, Fenerbahçe'nin cezası nedeni ile İzmir Atatürk Stadyumunda oynanacak olan, Fenerbahçe-Trabzonspor karşılaşmasıyla, taraflar 95. kez karşı karşıya gelecek.
1974 yılında Hüseyin Avni Aker Stadyumunda oynanan ve 0-0 berabere biten eski adı ile Federasyon Kupası yeni adı ile Fortis Türkiye Kupası olan turnuvada karşılaşan Fenerbahçe ile Trabzonspor bugüne kadar 94 müsabakada karşı karşıya geldiler. 65 lig, 8 Federasyon Kupası, 2 Türkiye Kupası, 4'er Cumhurbaşkanlığı Kupası ve Başbakanlık Kupası, 2 TSYD Kupası ile 9 özel maçta mücadele ettiler. Bu karşılaşmaların 35'ini Fenerbahçe kazanırken, Trabzonspor 34 karşılaşmadan galibiyetle ayrıldı. Taraftar arasında 25 maçta ise eşitli bozulmadı. Sarı-lacivertli takım attığı 112 gole karşılık, bordo-mavili takımdan 110 gol yedi.
LİGDE, FENERBAHÇE ÜSTÜN
Fenerbahçe ile Trabzonspor arasında oynanan lig maçlarında ise yine lider Fenerbahçe'nin üstünlüğü bulunuyor. İki takım arasında oynanan 65 lig maçında Fenerbahçe'nin 25, Trabzonspor'un ise 20 galibiyeti bulunuyor. 20 karşılaşmada ise taraflar bir birbirlerine üstünlük kuramadı. Sarı-lacivertli takımın attığı 83 gole karşılık, Trabzonspor buna 72 golle cevap verdi. 8 Aralık 2001 tarihinde kendi sahasında Fenerbahçeyi 2-1 mağlup eden Trabzonspor, o tarihten beri Sarı-lacivertli takımı hem kendi sahasında hem de deplasmanda oynadığı maçlarda yenemiyor.
Bordo-mavililerin yarınki karşılaşmaya Tolga, Ferhat, Erdinç, Çağdaş, Celaleddin, Hüseyin, Ayman, Gökdeniz, Ceyhun, Umut ve Yattara ilk 11 ile sahaya çıkması bekleniyor. Sakatlıkları bulunan Risp, Musa, Milan Stepanov, Jefferson ve Ufukhan ise bu maçta forma giyemeyecekler.Kaynak: İHA

29 Nisan 2007 Pazar

100. Yıl Piyangosu çekildi

Fenerbahçe Spor Kulübü 100. Yıl Piyangosu çekilişi Faruk Ilgaz Tesisleri'nde gerçekleştirildi. Çekiliş törenine Başkanımız Aziz Yıldırım, Asbaşkanlarımızdan Ali Koç, Genel Sekreterimiz Vedat Olcay, Yönetim Kurulu Üyelerimizden Şekip Mosturoğlu, Turhan Şahin ve Ünal Uzun, Yüksek Divan Kurulu Başkanı Yüksel Günay, Mali Koordinatörümüz Abdülkadir Kuşin, İdari İşler Koordinatörümüz Serkan Acar, Mali İşler Müdürümüz Tamer Yelkovan, Dış İlişkiler Sorumlumuz Turgut Acar, Milli Piyango Bahçekapı Şube Müdürü Veli Pan, Kadıköy 6. Noter vekili Ahmet Emin Ökmen katıldı.
2006 Temmuz ayı itibariyle satışa çıkan Fenerbahçe Spor Kulübü 100. Yıl Piyangosu'nda Ataşehir Uphill Konutları'nda 3 daire, Porsche – Cayenne, Mercedes-200, Audi A6, BMW 320, Audi A3, VW'in Passat, Caravel ve Golf modelleri ile Ford'un Mondeo, Focus, Fiesta modelleri olmak üzere 11 otomobil, 100 Beko 106 Plazma Tv, Beko 82 LCD Tv, 326 sezonluk kombine bilet, 100 Beko notebook, 100 Arçelik çamaşır makinası, 100 bulaşık makinası, 100 buzdolabı ile Limra, Lara, Arcadia, Atlantis, Miracle, Asteria, Sun Zeynep, Santai Green Otelleri'nde 160 çifte tatil imkanı talihlileri buluyor.
Sahibini bulan müthiş hediyeler
UPHILL KONUT (a-B1a/51 No'lu Daire) (1 adet) 02120499
UPHILL KONUT (a-B3/19 No'lu Daire) (1 adet) 01772566
UPHILL KONUT (a-B9/4 No'lu Daire) (1 adet) 02490937
PORSCHE CAYENNE OTO (1 adet) 00956782
MERCEDES E-200 OTO (1 adet) 01269768
AUDI A6 OTO (1 adet) 01871596
BMW 3.20i SEDAN OTO (1 adet) 01007616
VW PASSAT 2.0 OTO (1 adet) 02334161
VW CARAVELLE OTO (1 adet) 02661112
AUDI A3 OTO (1 adet) 01155397
VW GOLF COMF. 1.6 OTO (1 adet) 00182406
FORD MONDEO 2.0 OTO (1 adet) 00827805
FORD FOCUS 1.6 OTO (1 adet) 01168054
FORD FIESTA 1.4 OTO (1 adet) 01082714

27 Nisan 2007 Cuma

İŞTE BEKLENEN MAÇ


Fenerbahçe 1-1 Beşiktaş26 Nisan 2007 Perşembe
Fortis Türkiye Kupası yarı final rövanş maçında Fenerbahçe ile Beşiktaş, Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadı'nda 1-1 berabere kaldı. İlk maçı kendi sahasında 1-0 kazanan Beşiktaş, bu sonuçla finale yükselerek, Kayseri Erciyesspor'un rakibi oldu.
7' Tuncay'ın sağdan ortasında, ceza sahası içinde Alex kafayla vurdu, top yandan auta çıktı.11' Fenerbahçe ceza sahası içinde yaşanan karambolde topu önünde bulan İbrahim Üzülmez'in sert şutunda kaleci Serdar topu tokatladı. Dönen topu, İbrahim Üzülmez tamamlamak istedi, kaleci Serdar topu kontrol etti.18' Alex'in sağdan kullandığı kornerde, defans oyuncularının uzaklaştıramadığı topa kale önünde Lugano da vuramadı. Sola açılan topa çaprazdan Önder vurdu, meşin yuvarlağı defans oyuncuları uzaklaştırdı.36' Delgado'nun pasıyla sağdan ceza sahasına hareketlenen Nobre'nin yerden sert şutunda kaleci Serdar, yatarak topa sahip oldu.42' Alex'in sağdan kullandığı serbest vuruşta, ceza sahası içinde Lugano kafayla vurdu, top kaleci Runje'de kaldı.
İKİNCİ YARI
47' Kezman'ın sağdan yaptığı ortada yerden gelen topa Tuncay gelişine sert vurdu. Meşin yuvarlak, direkten döndü. Dönen topu, defans uzaklaştırdı. 49' Fenerbahçe'nin atağında Alex, ceza sahası içinde kaleci Runje ile karşı karşıya kaldı. Brezilyalı futbolcu topa vurmak isterken Runje açısını kapatınca, top auta çıktı.56' Tuncay'ın sağdan ortasında ceza sahası içinde Tümer, topu göğsüyle kontrol ettikten sonra düzgün bir vuruşla ağlara gönderdi. 1-061' Alex'in pasıyla ceza sahası içinde kaleci Runje ile karşı karşıya kalan Edu'nun vuruşunda, Runje topu kornere çeldi. 77' Tümer'in soldan pasında ceza sahası içinde Kezman'ın gelişine vuruşunda top üstte auta çıktı.79' Ale, çalımlarla ceza sahasına girdikten sonra kaleci Runje'yi de geçmek isterken dengesini kaybederek yere düştü. Runje, topu kontrol etti.89' Tuncay'ın sağdan ortasında ön direkte Aurelio'nun topuğuyla vuruşunda top Runje'de kaldı.95' Alex'in soldan kullandığı serbest vuruşta, ceza sahası içinde Önder'in kafa vuruşunda kaleci Runje topa sahip oldu.102' Ricardinho'nun soldan kullandığı kornerde ceza sahası içinde Nobre, topu kafayla ağlara gönderdi. 1-1110' Mehmet Sedef'in soldan ortasında ceza sahası içinde Bobo'nun gelişine vuruşunda top direkten döndü.119' Lugano, Bobo'ya yaptığı faul sonrasında ikinci sarı kartın ardından kırmızı kartla oyun dışı kaldı.
STAT: Fenerbahçe Şükrü SaracoğluHAKEMLER: Selçuk Dereli, Baki Tuncay Akkın, Erdem Bayık FENERBAHÇE: Serdar Kulbilge, Önder, Lugano, Edu, Ümit (Uğur dk. 80 ), Tuncay, Aurelio, Deniz (Deivid dk. 103 ), Tümer, Alex (Olcan dk. 98 ), Kezman BEŞİKTAŞ: Runje, Baki, Mustafa Doğan, Gökhan Zan , İbrahim Toraman , Serdar Kurtuluş , Delgado (Mehmet Sedef dk. 71), Ricardinho, İbrahim Üzülmez (Ali Tandoğan dk. 103), Burak Yılmaz (Bobo dk. 60), Nobre GOLLER: Tümer (dk. 56), Nobre (dk. 102)KIRMIZI KART: Lugano (dk. 119)SARI KARTLAR: Önder, Aurelio, Tümer, Lugano (Fenerbahçe), Delgado, Baki, Mehmet Sedef (Beşiktaş)

22 Nisan 2007 Pazar

Kupa Hasretine Son Vereceğiz


Brezilyalı oyuncumuz Edu, bu sabah yapılan antrenman sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtladı. “4 puanlık avantaj bizim için güzel bir avantaj ama ligde hiçbir şey bitmedi. Son maça kadar devam edebilir. 5 maçtan en iyi sonuçla ayrılmak istiyoruz.” diyen Edu, basın mensuplarından gelen sorulara şu cevapları verdi.
"Çok zor bir maç olacak bizim açımızdan. 1-0 kaybettik. Gol yemeden 2 gol atmamız gerekiyor. Bu belirli zorlukları beraberinde getiriyor. Fakat Fenerbahçenin uzun senelerdir Türkiye Kupası'nda hasreti var, bu hasreti gidermeyi istiyoruz. Bunu yapacak gücümüz var. Perşembe günü bundan farklı bir şey olacağını sanmıyorum. Bu maçta turu geçip finalde de başarıya ulaşmak istiyoruz."
PFDK tarafından 3 maç ceza verilen, daha sonra cezası 2 maça inen Edu, "Bu konu hakkında fazla konuşmaya gerek yok", dedi. "Konuşmamız gereken Beşiktaş maçıdır. Hedeflerimizi maç maç değerlendiriyoruz, yaptığımız hatalardan ders çıkarıp, bunları tekrar yapmamak için çalışıyoruz" diyen Edu, gazeteciler tarafından yöneltilen "Runje'nin hakareti ve aldığı ceza" ile ilgili soruya da, "Cezalar hakkında yorum yapacak, onları karşılaştıracak kişi ben değilim. Bu konu hakkında yorum yapması gereken kişiler ve cezayı vermesi gerekenler cezayı verdiler, indirimi yaptılar." şeklinde cevap verdi.
Fenerbahçe Dergisine yaptığı "Ligdeki heyecan için puan farkının açılmasını istemiyorlar" şeklinde açıklaması ile ilgili olarak da; "Maçlara teker teker baktığımızda bazen bizim maçlarımızda verilen kararlar lehimize ya da aleyhimize olabilir, diğer maçlarda aynı kriterlerin uygulanmadığını görüyoruz. Bunları gördüğüm için böyle bir yorum yaptım. Çünkü çoğu maçlarda bize verilen kararlar, cezalar öteki takım futbolcularına uygulanmadı. Sezon başından beri çok fazla penaltı kazanmamız gerekirken ilk penaltımızı dün oynanan maçta kazandık. Bu da gösteriyor ki, biz büyük bir takımız ve bu kadar uzun süre penaltı atmamamız şaşırtıcı. Bilmiyorum bunlar kasıtlı mı oluyor? Kimseyi de suçlamak istemiyorum. Bunlar benim sadece gözlemlerim."
Brezilya'lı oyuncumuz Edu, sözlerine şöyle devam etti; "Futbolun içinde olan herkesin üzerinde belirli bir şekilde baskı vardır. Saha içindeki futbolcular ve hakemler üzerinde de baskı vardır. Futbolda fanatizm de olduğunu düşünürsek, mutlaka bir taraf daha fazla itiraz edecek ve sevinecektir. Son derece normal. İnsanların ders çıkarması lazım. Baskı, futbolcuların üzerinde olduğu gibi hakemlerin üzerinde de var. Fakat profesyonel olan herkes sakin olmalı ve işini en düzgün şekilde yapmalı. Öyle olduğunu zannediyorum."
Brezilya milli takımına seçildiğinin hatırlatılan ve teknik direktörü ile konuşması sorulan Edu, şunları söyledi; "Sadece Türkiye'ye değil, her lige bakıyor ve takımına uygun gördüklerini çağırıyor. Bundan sonraki seferde özellikle Amerika Kupası'nda da çağrılmayı umuyorum. Bunun için çalışmalarımı sürdüreceğim. Teknik direktörümüz her takımı en iyi şekilde izliyor. Alex, Deivid ve diğer oyuncular bir gün tekrar milli takıma seçilirler."

"Hakkımız yeniliyor!"

Savunma oyuncumuz Edu, maçlarda verilen kararların standart olmamasından yakındıAntrenman sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtlayanFenerbahçe'nin Brezilyalı futbolcusu Edu, Fenerbahçe Dergisi'ndeki röportajında yer aldığı ifade edilen, ''Ligdeki heyecan bitmesin diye puan farkının açılmasını istemiyorlar'' açıklamasına neden ihtiyaç duyduğunun sorulması üzerine, ''Maçlara teker teker baktığımızda bazen bizim maçlarımızda verilen kararların, lehimize ya da aleyhimize olabilir, öteki maçlarda aynı kriterlerin uygulanmadığını görüyoruz'' dedi.
Bunları gördüğü için böyle bir yorum yapma ihtiyacı hissettiğini kaydeden Edu, ''Çünkü çoğu maçlarda bize verilen kararlar, bize verilen cezalar öteki takım futbolcularına uygulanmadı. Penaltılara baktığımızda, sezon başından beri çok fazla penaltı kazanmamız gerekirken ilk penaltımızı dün oynanan maçta attık. Bu da gösteriyor ki, biz büyük bir takımız ve bu kadar uzun süre penaltı atmamamız şaşırtıcı. Bilmiyorum bunlar kasıtlı mı oluyor? Kimseyi de suçlamak istemiyorum. Bunlar benim sadece gözlemlerim'' şeklinde konuştu.

21 Nisan 2007 Cumartesi

FENERBAHÇE TARİHİ


Fenerbahçe Spor Kulübü, 1907 yılında kurulan, Türk futbolunun en önemli kulüplerindendir. Renkleri sarı ve laciverttir. İç saha maçlarını Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadyumu'nda oynamaktadır.Stadı UEFA'nın beş yıldızlı stadları arasında yer almaktadır. Bütçesi 160 milyon doları aşmaktadır.
Konu başlıkları[gizle]
1 Kurucular
2 Amblem
3 Atatürk ve Fenerbahçe
4 Başarılar
4.1 İlk'ler
4.2 En'ler
5 Futbol
5.1 Fenerbahçe'nin Maçları
5.2 Mevcut Kadro
5.3 Gol Krallığı
5.4 Kazandığı Şampiyonluklar ve Kupalar
5.5 Takımda Oynamış Bazı Futbolcular
5.6 Bazı Teknik Direktörler
5.7 Kazandığı Bazı Maçlar
5.8 Avrupa Maçları
6 Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanları
7 Diğer Branşlar
8 Dış bağlantılar
8.1 Kulübün Resmi Siteleri
8.2 Diğer Siteler
//

Kurucular
Kuruluş yılı: 1907 (Gayriresmi: 1899)
Kurulduğu Yer: İstanbul Moda'da Beşbıyık Sokağı 3 numaralı evin alt katı.
Kurucular: Nurizade Ziya Songülen Bey, Osmanlı Bankası memuru Ayetullah Bey, Bahriye Mektebi talebesi Necip Okaner Bey, Asaf Beşpınar Bey, Enver Yetkiner ,Galip Kulaksız tarafından kurulmuştur.
İlk Başkan: Nurizade Ziya Songülen
Renkleri: Sarı-Lâcivert (İlk renkleri: Sarı-Beyaz)

Amblem

Fenerbahçe Logosu

Fenerbahçe 100.yıl Kurumsal Logosu
Amblem, 1910 yılında resimde yeteneği olan futbolcu Topuz Hikmet tarafından tasarlamıştır ve bu amblem günümüze kadar ulaşmıştır.
Sarı lacivert ağırlıklı toplam 5 renkten oluşan amblemde Fenerbahçe Spor Kulübü *1907* yazan yuvarlak dış kısım temizlik ve açık yüreklilik anlamını taşımaktadır. Kırmızı arka zemin rengi ise Fenerbahçe'liler arasındaki sevgi ve bağlılığı anlatırken aynı zamanda Türk bayrağını temsil etmektedir. Ortadaki sarı renk ise Fenerbahçe'yi gıpta edenleri ve kıskananları, lacivert renk Asaleti temsil etmektedir. Bu iki renk arasından yükselen meşe dalı ise Güç ve Kudreti temsil ederken bunun yeşil olmasının sebebi ise Yükselen bu kudret için başarının gerekliliğidir. Bu logo İngiltere'nin Manchester şehrine gönderilerek 1910 yılında ilk kez rozet haline getirilmiştir. 1929 yılından itibaren eski Türkçe harfler yeni Türkçeye çevrilmiştir. Logonun üzerinde küçük çaplı değişiklikler, düzenlemeler yapılmış ve aslı korunarak günümüze kadar gelmiştir.
Topuz Hikmet'in anlatımıyla Fenerbahçe ambleminin öyküsü:
Kulübümüzün rengi sarı-beyazdan, sarı-laciverte çevrildikten sonra bu yeni renklerle bir amblem yaptırılması gündeme geldi. Arkadaşlarım bu amblemin çizilmesini benden rica ettiler. İlk önce bayrağımızın renkleri kırmızı ile beyazı bir araya getirdim. Sonra kırmızı üzerine bir kalp şekli çizerek bunu sarı-laciverte boyadım ve üzerine de metanet, kuvvet ve sağlamlığın ifadesi olan meşe dalını resmettim. Beyaz kısma da kulübümüzün ismini ve kuruluş tarihini yazdım. Rozetimizi çizerken, ona şu manayı vermeye çalıştım; Kalpten gelen bir bağımlılıkla bu kulübe hizmet etmek. Çizdiğim şekil arkadaşlarım tarafından beğenildi ve yeni amblem o tarihlerde Almanya'da bulunan Tevfik Haccar'ın aracılığıyla orada yaptırıldı. Yeni harflerin kabulünden sonra aynı şekilde muhafaza edildi. Sadece Fenerbahçe Spor Kulübü 1907 yazısı yeni harflerle değiştirildi.

Atatürk ve Fenerbahçe
Rüştü Dağlaroğlu’nun Fenerbahçe Tarihi adlı kitabında şöyle yazmaktadır:
Atatürk, 10 Ağustos 1928 yılında oynanan ve 3-3 berabere biten, Fenerbahçe - Galatasaray Gazi Kupası maçından sonra ikisi Fenerbahçeli ve üçü Galatasaraylı beş kişinin önünde Fenerbahçeli olduğunu açıkladı.
Ayrıca Mustafa Kemal Atatürk Fenerbahçe Kulübü’nü ziyaret etmiş, hatıra defterine duygularını yazmış, maçına gitmiş, yaz balosuna katılmış, yangından sonra kulübüne maddi yardımda bulunmuş, Yalova Termal’deki gösteri maçına sadece Fenerbahçe su topu takımını davet ettirmiş, stadına büstünün konmasına izin vermiş, Fenerbahçe spor kulübü mensuplarının deniz sporları ile iglilenmesi isteğini dile getirmiş bu konuda direktif vermiştir ve iki kez Fenerbahçe'liliğini deklare etmiştir.
Gazeteci yazar Orhan Karaveli'nin Tevfik Fikret ve Haluk Gerçeği adlı kitabında şöyle yazmaktadır:
Atatürk'ün 2 Aralık 1930'daki Galatasaray Lisesini ziyareti sırasında kendisine "Galatasaraylı mısınız?" diye soran, Galatasaray Lisesi Mezunu yakın arkadaşı İçişleri Bakanı Şükrü Kaya'nın sorusuna şöyle bir cevap vermiştir:
Ben kulüp tutmam... Çünkü hepsi benimdir. Hem; sivil veya asker toplumun tamamına hizmet veya kumanda edenler bir kulübü tutsalar bile -görev sırasında- bunu açıklamazlarsa isabet ederler. Aksi halde, otoriteleri sarsılır ve tartışılır. Tefrika (ayrımcılık, nifak) yaratmış olurlar. O nedenle dikkatli olmalarını tavsiye ederim.
Bu iki çelişkili iddia, ve burada değinilmeyen Karşıyaka Spor Kulübü Ziyaretleri, Atatürk'ün Beşiktaş Kulübü ile Komşuluk İlişkileri, Futbolla İlgilenmezdi yorumları ve diğer iddialar sonucunda Atatürk'ün bir takımı tutup tutmadığı, tutuyorsa hangi takımı tuttuğu konusu günümüzde şüphelidir.
Mustafa Kemal Atatürk’ün, Fenerbahçe Spor Kulübünü ziyaret ettikten sonra hatıra defterine yazdığı yazılar şöyledir:
Fenerbahçe Kulübü’nün her tarafa mazhar-i takdir olmuş bulunan asari mesaisini işitmiş ve bu kulübü ziyaret ve erbab-ı himmeti tebrik etmeyi vazife edinmiştim. Bu vazifenin ifası ancak bugün müyesser olabilmiştir. Takdirat ve tebrikatımı buraya kayd ile mübahiyim.

Atatürk'ün kendi el yazısıyla yazımış olduğu orijinal metin 3.5.1334 (1918)
Bu sözlerin günümüz Türkçesi şöyledir:
Fenerbahçe Kulübü'nün her tarafta beğenilip değer verilen, eser ve çalışmalarını duymuş ve bu kulübü ziyaret edip bu işte emeği, geçenleri tebrik etmeği görev edinmiştim. Bu görev ancak bugün yerine getirilebilmiştir. Takdir ettiğimi ve kutladığımı buraya kaydetmekle övünüyorum. ® 3/5/1918 Ordu Komutanı Mustafa Kemal
Atatürk'ün Fenerbahçe kulübü ziyaretinde yazdığı bu yazı tabii ki hoş bir hatıradır. Ancak bu ve bu gibi olayları bir özel ilgi olarak değerlendirip pay çıkarmak yerine, Ulu Önderin nezaketinin bir işareti olarak görmek daha gerçekçi olacaktır.
Zaman Gazetesinin haberine göre: Ali Şen'in kendi ağzından anlattığı Fenerbahçe ve Atatürk ile ilgili bir başka olay da 12 Eylül darbesi sonrası gerçekleşmiştir. Fenerbahçe'nin idari binasındaki ruhsatsız tesislerin kanun gereğince yıkılması kararı çıkmıştır. Fenerbahçe Başkanı Ali Şen bu yıkımı engellemek için o dönemin hassasiyetlerini gözönünde bulundurarak kaçak tesise Atatürk Büstü dikmiştir. Böylece kaçak Fenerbahçe tesisleri yıkılmaktan kurtulmuştur. Tesisler ve sözkonusu büst, Ali Şen'in iddiasına göre hala yerinde durmaktadır.

FENERBAHÇELİ YILDIZLAR *ALEX* (DİĞER ADI ALEXSANDRO DE SOUZA)

Alexsandro de Souza


Kişisel Bilgiler
Tam adı:
Alexsandro de Souza
Doğum tarihi:
14 Eylül 1977
Doğum yeri:
Curitiba, Brezilya
Boyu:
1,75 m.
Kilosu:
65
Takma adı:
Sihirbaz
Mevkii:
Ofansif orta saha
Kulüp Bilgileri
Bulunduğu kulüp:
Fenerbahçe Spor Kulübü
Numarası:
20
Profesyönel Kariyeri
Yıl
Kulüp
Maç (gol)
1995-19971998-19991999-20002000-20012001-20022002-20042004-
CoritibaPalmeirasFlamingoCruzeiroParmaCruzeiroFenerbahçe
158 (40)149 (48)64 (21)50 (20)5(2)140 (59)48 (29)
Milli Takım Kariyeri

65 (20)
Son güncelleme:
2005
Alex 20 Haziran 2004 tarihinde Brezilya'nın Cruzeiro Esporte Clube takımından Fenerbahçe'ye 11 milyon dolara 3 yıllığına sözleşme yapılarak transfer edildi. Bu miktarın 5 milyon doları bonservis bedeli, kalanı ise seneliği 2 milyon dolardan futbolcuya verilen ücrettir. Temmuz 2004'de Amerika Kupası'nı kazanan Brezilya Milli Futbol Takımı'nın kaptanlığını yaptı.Gerçek ismi alexandro de souza'dır.

Dış bağlantılar [değiştir]
Kişisel Web Sitesi

FENERBAHÇELİ YILDIZLAR *VOLKAN DEMİREL*

Şube: Futbol Mevki: Kaleci Doğum tarihi: 27.10.1981 Doğum yeri: İstanbul Boy: 1.91 Kilo: 92 Ayakkabı no: 44
27 Ekim 1981 Fatih, İstanbul doğumlu Volkan Demirel 1.91 boyunda ve 92 kilo. 2002-2003 sezonunda Kartalspor’dan transfer edildi. Kaleci mevkiinde oynamaktadır.
Fenerbahçe’deki ilk resmi maçı, 26 Nisan 2003’de Fenerbahçe - Samsunspor Türkiye Süper Lig maçıdır.
Ağustos 2003’de antremanda burnu kırıldığından bir süre takımdan uzak kalmıştır.
6 A, 17 defa Ümit, 5 defa da A Genç Milli takımda yer aldı.

FENERBAHÇELİ YILDIZLAR *TUNCAY ŞANLI*

Tuncay Şanlı (d. 16 Ocak 1982, Sakarya) Türk futbolcu 1.82m boyunda 70 kg dır. Orta saha veya Forvet mevkiinde oynamaktadır. 2002-2003 sezonunda Sakaryaspor'dan transfer edildi. Fenerbahçe'deki ilk resmi maçı, 11 Eylül 2002'de Gaziantepspor - Fenerbahçe Türkiye Süper Lig maçıdır.
37 kez A Millî takımda oynadı ve 11 gol attı. Ümit Millî takımda 14 kez oynayıp 10 gol kaydeden Tuncay Şanlı, 19 kez oynadığı A Genç Milli takımı'nda ise 9 gol atmıştır.
19 Kasım 2002 tarihinde İtalya ile deplasmanda Ümit Milli Takım formasıyla 3-0 kazanılan maçta 2 gol attıp hemen bir gün sonra 20 Kasım 2002'de yine deplasmanda İtalya ile yapılan maçta A Milli Takım formasını, Teknik Direktör Şenol Güneş'in isteğiyle son üç dakikada giyerek ilk A millî maçını oynamış ve 1 gün arayla önce Ümit Millî sonra A Millî takımı forması giyen ikinci futbolcu olmuştur.Tuncay Şanlı Manchester United takımına bir maçta 3 gol atan tek oyuncu olmanın yanında, Şampiyonlar Liginde 1 maçta en çok gol atan Türk oyuncu olarak tarihe geçmiştir. Fenerbahçe'nin avrupada en çok gol atan oyuncusudur.
Sezon
Takım
Maç
Gol
Asist
2000-2001
Sakaryaspor AŞ
31 (2.Lig 31)
16 (2.Lig 16)
-
2001-2002
Sakaryaspor AŞ
37 (2.Lig 35)
17 (2.Lig 16)
-
2002-2003
Fenerbahçe
42 (Lig 29)
13 (Lig 9)
4 (Lig 3)
2003-2004
Fenerbahçe
42 (Lig 31)
23 (Lig 19)
3 (Lig 3)
2004-2005
Fenerbahçe
53 (Lig 31)
16 (Lig 7)
9 (Lig 3)
2005-2006
Fenerbahçe
46 (Lig 27)
19 (Lig 13)
8 (Lig 6)
2006-2007
Fenerbahçe
1 (Lig 1)
1 (Lig 1)
1 (Lig 1)

Başarıları [değiştir]
2003 Konfederasyon Kupası'nda Üçüncülük
2003 Konfederasyon Kupası Gümüş Top ve Gümüş Ayakkabı ödülleri
2003-2004, 2004-2005 Türkiye Ligi Şampiyonluğu ve Türkiye'nin En Pahalı Futbolcusu Ve En İyi Futbolcusu Seçildi.
Fenerbahçe'nin Avrupa Kupalarında en çok gol atan futbolcusu.
Manchester United'a karşı Avrupa Kupası maçlarında 3 gol atabilen tek futbolcu
Powered By Blogger

Tv izleyin

Bölgelere Göre Saatler